1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/5272 K: 2005/8293 T: 27.9.2005


Köy merasından yararlanmakta olan köylünün, bu yerin özel mülkiyet kapsamına alınması nedeniyle kullanım hakkı kısıtlandığından, açacağı tapu iptali davasında meşru, kişisel ve güncel yararının kısaca hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir.

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.3.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın davacı sıfatı bulunmadığından reddine dair verilen 9.12.2004 günlü hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 27.9.2005 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av.A. ve karşı taraf davalı Hazine vekili Av.G. geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Davacılar, köy merasının niteliğinin değiştirilerek, hazine adına tapuya kaydedilmesi nedeniyle tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma isteğinde bulunmuşlar, mahkemece davacıların dava açma sıfatlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacılar temyiz etmişlerdir.

Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma isteğine ilişkindir. Hukuki nitelikleri itibariyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Bu nedenle de mülkiyeti Devlete ait olan yerlere ilişkin davaları Hazine açabileceği gibi meralardan yararlanma hakkı olan Köy tüzelkişilikleri ve Belediyelerin de dava açma hakları vardır. Ayrıca, mera ve yaylaklar tüm köylünün kullanımında olan yerlerden olması nedeniyle, bu yerlerin özel kişilerin tapulu malı olarak gösterilmesi halinde buralardan yararlanma hakkı olanların, kullanım hakları kısıtlanacağından yararlanma hakkı olanlarında dava açma sıfatlarının varlığının kabulü gerekir. Şöyle ki;

Kullanım hakkı kısıtlanan kişilerin, haklarına yeniden kazanabilmeleri için, anılan yerlerin özel mülkiyetten çıkarılması gerekir. Davacılık sıfatının varlığı, hukuki yarar ile yakından ilgilidir. Sübjektif hakkı ihlal edilen kişinin mahkemeden hukuki koruma istemiyle dava açmasında hukuki yararı vardır. Köy merasından yararlanmakta olan köylünün, bu yerin özel mülkiyet kapsamına alınması nedeniyle kullanım hakkı kısıtlandığından, açacağı tapu iptali davasında meşru, kişisel ve güncel yararının kısaca hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir. Dava açılmasını, Köy Muhtarı, Belediye Başkanı veya Hazine’den beklemek buralardan yararlanacak kişilerin zararına sonuç doğurabilir. Dava açma ehliyetini bu şekilde sınırlamak, dava açma ehliyeti olanların dava açmamaları riskini de taşır. Açıklanan nedenle, kamunun kullanımında olan yerler için, yararlanma hakkı olan her bireyin dava açma ehliyetinin (davacılık sıfatının) bulunduğunun kabulü gerekir. Dairemiz yerleşik içtihatları da bu yöndedir.

Açıklanan nedenlerle mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken davacıların aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi doğru değildir.

SONUÇ: Temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 27.9.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.