1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Kararları

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/2171 K: 2012/2882 T: 29.2.2012


Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi, ecrimisil, ikinci kademedeki istek tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı, yabancı uyruklu gerçek kişidir. Dava konusu taşınmaz, mesken niteliğiyle tapuda kayıtlıdır. Mahkemece yapılması gereken iş, karşılıklılığın tespitinde hukuki ve fiili durum esas olacağından, davacının uyruğunda bulunduğu yabancı devlette Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına mülk edinme hakkı tanınıp tanınmadığını sorup saptamak, kısaca Tapu Kanununun 35. maddesindeki koşulların olayda oluşup oluşmadığını araştırılarak bunun sonucuna uygun hüküm kurmak olmalıdır.

DAVA: Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.06.2009 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, olmadığı takdirde tazminat, müdahalenin meni, ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 30.05.2011 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi, ecrimisil, ikinci kademedeki istek tazminat istemlerine ilişkindir. Davalı, dava konusu yerin davalıya satış vaadi sözleşmesiyle satıldığını, ancak yabancı uyruklu olması nedeniyle Ege Ordu Komutanlığından izin çıkmaması halinde sözleşmenin feshedilerek bedelin davacıya iade edileceği hususunda tarafların anlaştığını belirtmiş, diğer isteklerin reddini savunmuştur.

Mahkemece, tapu iptali tescil isteminin kabulüne, ecrimisil hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer istemlerin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.

Davacı, yabancı uyruklu gerçek kişidir. Dava konusu taşınmaz, mesken niteliğiyle tapuda kayıtlıdır. Tapu kaydında taşınmazın Kızılağaç köyünde bulunduğu yazılıdır. 2644 sayılı Tapu Kanununun değişik 35.maddesine göre yabancı uyruklu gerçek kişiler karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uymak koşuluyla Türkiye’de iş yeri veya mesken olarak kullanmak kaydıyla uygulama imar planı veya mevzi imar planı içinde bu amaçla ayrılarak tescil edilen taşınmazlar mülk olarak edinebilir. Bu husus üzerinde durulmamıştır.

Mahkemece yapılması gereken iş, karşılıklılığın tespitinde hukuki ve fiili durum esas olacağından, davacının uyruğunda bulunduğu yabancı devlette Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına mülk edinme hakkı tanınıp tanınmadığını sorup saptamak, kısaca 2644 sayılı Tapu Kanununun 35. maddesindeki koşulların olayda oluşup oluşmadığını araştırılarak bunun sonucuna uygun hüküm kurmak olmalıdır. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından, karar bozulmalıdır.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 29.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.