1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/13566 K: 2015/6842


Davaya konu olayda bir parseli ikiye bölecek şekilde geçit kurulduğu görülmektedir. Bu şekilde aleyhine geçit kurulan bu parsellerin ekonomik kullanım bütünlüğünü bozacağından mahkemece öncelikle aleyhine geçit kurulacak parseller bölünmeksizin başka seçeneklerden mümkün olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.09.2012 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı H.. Y.. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalı Hüseyin vekili, ulaşımı sağlayan bir yolun zaten mevcut olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

Davalı B.. B.., 16 parsel maliki olarak davaya dahil edildiğini, parselinin küçük bir parsel olduğunu ve geçit hakkının verilmesi durumunda parselinin daha da küçüleceğini, parselinden yararlanma imkanının kalmayacağını, yolun devamında su kuyusu ve ev bulunduğunu, geçit hakkının 4 no’lu alternatiften verilmesi durumunda su kaynağının zarar göreceğini, araziden tarımsal olarak faydalanamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacıya ait Aydın ili, N.. ilçesi, H… köyü, 177 ada 51 parsel lehine, kadastrocu bilirkişinin 05.03.2014 tarihli krokisinde belirttiği 4 no’lu alternatif olan aynı köyde kayıtlı 177 ada 15 parsel ve 177 ada 16 parsel sayılı taşınmaz aleyhine 3 metre genişliğinde toplamda 159.71 m2 (16 parselden 39.51 m2, 15 parselden 120.20 m2 ) geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü 15 sayılı parsel sahibi davalı Hüseyin vekili temyiz etmiştir.

Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.

Geçit davalarında uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince öncelikle yüzölçümü daha büyük olan parseller aleyhine geçit kurulması gerekir. Ayrıca zorunluluk olmadıkça aleyhine geçit kurulan parsellerin bölünmesine neden olacak şekilde geçit kurulmamalıdır.

Davaya konu olayda 177 ada 15 sayılı parseli ikiye bölecek şekilde geçit kurulduğu görülmektedir. Bu şekilde aleyhine geçit kurulan bu parsellerin ekonomik kullanım bütünlüğünü bozacağından mahkemece öncelikle aleyhine geçit kurulacak parseller bölünmeksizin başka seçeneklerden mümkün olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Ayrıca 05.03.2014 tarihli bilirkişi raporunda 1, 2, 3, 5 ve 6 no’lu alternatif güzergahlardan 1. alternatif güzergahın, arazinin topoğrafik yapısı, parseller arası kot farkı ile taşlık kayalık alana denk gelmesi; 2. alternatif güzergahın, taşlık-kayalık bölge olup; arazinin topoğrafik yapısı ile parseller arası kot farkı ve belirtilen güzergahlara isabet eden alanlarda taşlık ve kayalık bölgelere isabet etmesi; 3. alternatif güzergahın, zaten küçük olan 17 parselin kuzeyinden geçerek parseli küçültmesi ile birden fazla parselde ifraz gerektiren, kot farkı ile dikine çıkma gibi uygun olmayan şartları yüzünden; 5. alternatif güzergahın, 15-16 ve 54 no’lu parsellerin ortasından geçen toplamda 184.52 m2 gelen ve parseller arasında kot farkı olan birden fazla parselde ifraz ve dolgu ile hafriyat sorunu oluşturacak ve çok sayıda ağaç kaybına yol açacak olması; 6. alternatif güzergahın 16 no’lu parselin kuzeyinden 15 ve 54 no’lu parsellerin ortasından geçen ve parseller arasında kot farkı olan birden fazla parselde ifraz ve dolgu ile hafriyat sorunu oluşturacak veya her an çökme yapacak, aşırı kot farkı olan kıyı özelliğinde olup, çok sayıda ağaç kaybına yol açacak olması nedenleriyle uygun ve ekonomik güzergahlar olmadıkları belirtilmiş ise de bilirkişilerin bu konudaki gerekçeleri yeterli değildir.

Bilirkişilerden özellikle 2 no’lu güzergahtan günümüzün teknolojisinden yararlanılarak makul sürede ve emek harcanarak geçit yolu açılmasının mümkün olup olmadığı konusunda ek rapor alınmak suretiyle geçit kurulup kurulamayacağı araştırılarak gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Eksik inceleme ile bilirkişilerin yeterli olmayan raporlarına itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; davalı Hüseyin vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.