Davaya konu edilen satış işleminin gerçek bir satış olmadığı, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin teminatı olarak yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece anılan hususlar gözetilmeden gerçek satış gibi değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
DAVA: Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.07.2012 gününde verilen dilekçeyle önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.11.2014 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR: Davacı vekili, davaya konu …ili… ilçesi …mahallesi 1841 ada 3 parsel sayılı taşınmazda müvekkilinin 1/2 hisseyle malik olduğunu, diğer hissedar …’ın 1/2 hissesini 05/07/2011 günü davalıya 25.000,00 TL bedelle sattığını, müvekkiline bildirim yapılmadığını ve müvekkilinin 26/06/2012 tarihinde öğrendiğini, satış bedeli olarak görünen 25.000,00 TL ve masraflarını ödemeye hazır olduğunu belirterek devrinin önlenmesi için teminatsız tedbir konulmasını, davalıya satılan hissenin iptaliyle müvekkili adına tescilini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacı ve satıcı …’ın 20.10.2008 tarihinde 1/2 hisseyle …’dan davaya konu taşınmazı satın aldıklarını, emlakçılıkla uğraştıklarını, müvekkilinin kat karşılığı inşaat yapımı ve müteahhitlik işleriyle uğraştığını, kendilerini eski karı-koca olarak tanıtan bu kişilere güvenerek… 22. Noterliği’nde 04.05.2012 tarih ve 15064 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yaptıklarını, bu sözleşmedeki arsaların müvekkiline temlik ve devir edileceğini ve karşılığında müvekkilinin arsa sahiplerine yapacağı binadaki belirtilen daireleri teslim edeceğini, davacı-diğer malik Lütfi ve tanıkları … ile birlikte notere gittiklerini lakin davacının sözleşmeye taraf olmadığını, 07.05.2012 tarihinde Lütfi’nin ek sözleşme hazırlandığını (…İl … İlçesi 4 Mayıs 2012 tarih ve 22 noterin 15046 Sayılı sözleşmesi), müvekkilinin güvenerek bu sözleşmeyi imzaladığını, taşınmazın belediye emlak değeri olan 25.000,00 TL üzerinden 1/2 hissenin satışının yapıldığını lakin gerçek değerin ek sözleşmede belirtilen 120.000,00 TL olduğunu, …i Bankası… şubesinden müvekkiline ait olan… no’lu banka hesabından direk kendisine aktarmasını istemeyip …’nin önce parayı çekip sonra açıklamasız şekilde banka hesabına yatırması istemi üzerine müvekkilinin güvenerek bu şekilde parayı ödediğini, daha sonra Tapu Sicil Müdürlüğü’nden 25.000,00 TL’ye satış işlemini gerçekleştirdiklerini, davacının haksız ve kötüniyetli olarak müvekkilinin elinden burayı ucuza almak istediğini, satıcı ve davacının aynı adreste ikamet ettiklerini, birlikte notere gittiklerini, satıcının davacı lehine ek sözleşmeye hüküm koyduğunu,… C.Başsavcılığının 2012/32161 soruşturma dosyasıyla TCK.nun 157-158 maddelerine dayanarak nitelikli dolandırıcılıktan şikayette bulunduğunu ve bu hususun bekletici mesele yapılmasını, inşaat ve ek sözleşmenin teminatı amaçlı olarak satış yapıldığından ortada gerçek bir satışın bulunmadığını, satış tarihi itibariyle emsal değerin keşif ve bilirkişi incelemesiyle belirlenmesini, aralarında fiili taksim olduğunu, satıcıya davanın ihbar edilmesini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, önalım hakkı sebebiyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
Somut olaya gelince; davalı ile satıcı … arasında… 22. Noterliği’nde 04.05.2012 tarih ve 15064 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yapıldığı, aynı gün bu sözleşmeye ek olarak belirttikleri bir sözleşme daha imzaladıkları, ek sözleşmede “…’ın …’a vermiş olduğu 120 000 TL yüz yirmi bin Türk lirası nakit paranın teminatına karşılık olarak bu satış yapılmıştır. … tarafından feshedilmesi halinde … almış olduğu 120 000 TL eksiksiz olarak iade edecek, …’da almış olduğu tapuyu …’a iade edecektir.” ifadelerinin yer aldığı, davalı tarafından da yapılan satışın gerçek bir satış olmadığının iddia edildiği, tüm bu hususlar gözönüne alındığında davaya konu edilen satış işleminin gerçek bir satış olmadığı, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin teminatı olarak yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece anılan hususlar gözetilmeden gerçek satış gibi değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istenmesi halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.