1. Anasayfa
  2. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/3901 K: 2003/3974 T.5.5.2003


Hazinenin de tarafı bulunduğu kadastro mahkemesinin kararlarıyla taşınmazların mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilip verilen kararın kesinleştiği düşünülmeden yazılı olduğu üzere son hükümle taşınmazların hazine adına tesciline karar verilmek suretiyle infazda duraksama yaratılmış olması doğru değildir.

Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Kadastro sırasında 198, 222, 223, 224, 253 parsel sayılı 25900, 30200, 2100, 19400, 16400 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmişlerdir. 134, 787 ve 791 parsel sayılı 9900, 6400 ve 20400 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlarda önce Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malikhaneleri açık bırakılmış daha sonra tespit tutanaklarının kaybolduğu gerekçesiyle 134 ve 787 nolu parseller tapu kaydı nedeniyle Hazine adına tespit edilmiş, Muharrem’in bu parsellere yaptığı itiraz komisyonda reddedilmiş, 791 nolu parsel ise tapu kaydı nedeniyle Muharrem ve paydaşları adına tespit edilmiştir. 1501 ve 1502 parsel sayılı 12200 ve 7400 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Hüseyin ve paydaşları adına tespit edilmiş bu parsellere İlhami’nin yaptığı itiraz reddedilmiştir. 1503, 1504 ve 1505 parsel sayılı 11150, 11950 ve 11600 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Hazine yeri olduğu gerekçesiyle Hazine adına tespit edilmişler, İlhami’nin itirazı kadastro komisyonunda reddedilmiştir. Hüseyin ve arkadaşlarının Mehmet ve arkadaşları ile Hazine aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açtıkları tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptal ve tesçil davası görevsizlik kararı ile kadastro mahkemesine aktarılmış, Sabriye ve arkadaşları tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 134 ve 787 nolu parsellere ilişkin olarak Necmettin’de kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 791 nolu parsele ilişkin olarak davaya katılmışlar, Mustafa’nın 134 nolu parsel için Murat’ın 787 nolu parsel için tapu kaydına dayalı olarak açtıkları davalar bu dava ile birleştirilmiştir. Mahkemece dava konusu 791 nolu parselin Necmettin ve paydaşları adına 1501 ve 1502 nolu parsellerin tesbit gibi tesbit malikleri adına 1503, 1504, 1505, 253, 198, 222, 223 ve 224 nolu parsellerin Hazine adına 134 nolu parselin bilirkişi krokisinde (A) harfi ile işaretli kısmının Hazine adına, (B) harfi ile işaretli kısmının Sabriye ve paydaşları adına 787 nolu parselin bilirkişi krokisinde (A) harfi ile işaretli kısmının Sabriye ve paydaşları adına (B) harfi ile işaretli kısmının Hazine adına tapuya tesçiline karar verilmiş, hüküm davacılar Hüseyin ve paydaşları, katılan davacılar Sabriye ve paydaşları ile davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına,göre 134, 198, 222, 223, 224, 253, 787, 791, 1501 ve 1502 nolu parsellerle ilgili hükme yönelik tarafların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellerle ilgili usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 5.000.000.TL kalan onama harcın temyiz edenden alınmasına,

2- 1503, 1504 ve 1505 nolu parsellerle ilgili hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince: Mahkemece toplanan ve doğru olarak değerlendirilen delillere göre diğer temyiz itirazları yerinde değildir. REDDİNE,

Ancak, Hazinenin de tarafı bulunduğu kadastro mahkemesinin 20.2.1986 tarih 1982/397-1986/32 sayılı kararlarıyla taşınmazların mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilip verilen kararın kesinleştiği düşünülmeden yazılı olduğu üzere son hükümle taşınmazların hazine adına tesciline karar verilmek suretiyle infazda duraksama yaratılmış olması doğru değildir.

Tarafların temyiz itirazları bu yönden yerindedir. Kabulü ile 1503, 1504 ve 1505 nolu parsellere hasren hükmün açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA, 5.5.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yorumlar (1)

    Bir yanıt yazın