Arazi kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir dikkate alınarak değerlendirilir. Tarımsal amaçla kullanılan bu taşınmazın mevkii ve şartları kendisinde doğal olarak mevcut olanlardır. Bu nitelikler ve şartlara göre taşınmaz çevresinde ekilmesi mutat olan ürünlerin net gelirleri dikkate alınır.
Dava dilekçesinde, kamulaştırma bedelinin artırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle; dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
K: 1- Kamulaştırma Kanununun 11. maddesinin (f) bendi hükmü uyarınca arazi, kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir dikkate alınarak değerlendirilir. Tarımsal amaçla kullanılan bu taşınmazın mevkii ve şartları, kendisinde doğal olarak mevcut olanlardır (sulu-susuz oluşu, taşınmazın yapısı, bulunduğu yer ve yapısından kaynaklanan diğer nitelikler). Bu nitelikler ve şartlara göre taşınmaz çevresinde ekilmesi mutad olan ürünlerin net gelirleri dikkate alınır. Taşınmazda üretimin artırılması ya da erken idraki için yapılmış olabilecek işlem ve tesisler ayrıca değerlendirilip bedelleri belirleneceğinden, bu işlem ve tesisler sebebiyle elde edilen mutad olandan fazla ya da erken ürün miktarı ve fiyatları dikkate alınmaz.
O halde, taşınmaz üzerindeki çelik ve cam’dan imal edilmiş sera tesisleri, tüm müştemilatı ile birlikte ve en ince ayrıntısına kadar tüm bedeli belirlenip davacıya ödeneceğine göre, ayrıca bu tesislerin sağladığı ek katkı için hesaplanan miktarlar taşınmazın normal değerinden fazla olup, davacının davalı aleyhine haksız zenginleşmesini sağlar. O halde, sera yerleri için de, seranın dışında kalan yerler için belirlenen değere hükmedilmesi gerekirken seranın işgal ettiği yere fazla değer belirlenmiş olması,
2- Davalının ürün münavebesine, miktara ve değerlerine itirazı bulunduğuna göre, çevrede üretilmesi mutad olan ürünler ile bu ürünlere ait dekar başına üretim miktarı, üretim gideri ve toptan satış fiyatlarının ilçe Tarım Müdürlüğü ve Hal Müdürlüğü’nden getirtilip raporların denetlenmemiş olması,
3- Seralar yapı niteliğinde kabul edildiğine göre, bunların yapı birim fiyatları listesinin 3-A grubunda yazılı basit tarım (fiyat yetiştirme ve beklekme gibi) yapıları olarak kabulü ile m²’sine 1993 yılı itibariyle 1.751.000 TL. verilmesi gerekirken (B) sınıfına dahil edilip bilirkişi raporlarında 2.002.000 TL/m² verilmesi suretiyle fazlaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece, ilgili resmi veriler getirtildikten sonra yukarıdaki esaslar dairesinde bilirkişi kurullarından ek raporlar alınmalı ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK: nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 750.000 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 9.4.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.