Kat maliklerinin Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 42. maddesi kapsamında alacakları bir kararın, yönetim planının 8/3. maddesindeki kat malikleri kurulunca tahsis niteliğinde sayılması gerekecektir. Mahkemece yapılacak iş; yeniden bilirkişi atayarak park yeri olarak ayrılan alanın anataşınmaza ait bahçe ya da boşluk olup olmadığının tespiti Tahsis olunan yerin özel amaca ayrılmış yerlerden olmadığının ve ortak yerlerden olduğunun saptanması durumunda bu yerin otopark olarak tahsisi için pay ve paydaş çoğunluğunca alınmış bir kararın mevcut olup olmadığının araştırılması ve park yeri olarak ayrılan alanın davacıya ait bağımsız bölümlere zarar vermeyecek uzaklıkta olup olmadığı hususu da belirlenerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmek olmalıdır.
DAVA: Dava dilekçesinde eski hale getirme istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR: Dava dilekçesinde, davalı bağımsız bölüm maliklerinin, zemin katta dükkan niteliğindeki bağımsız bölümlerin önündeki alanın park yeri olarak kullanılmasına karar verdikleri ileri sürülerek, alınmış olan kararın geçersizliğinin tespiti ile eski hale getirme isteminde bulunulmuştur.
Yargıtay uygulamalarında bahçe gibi özel amaca tahsisli olmayan ortak alanların Kat malikleri kurulunun kararıyla araba park yerine dönüştürülmesi Kat Mülkiyeti Yasasının 42. maddesi kapsamında mütalaa edilmektedir. Bunun için Kararın kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile alınmış olması gerekir.
Dosyada karar defteri bulunmadığından ve yollanan fotokopiler okunaksız olduğundan kararın çoğunlukla alınıp alınmadığı anlaşılamamaktadır. Aynı şekilde dosyaya getirtilen tapu kaydında malikler hanesinde ismi yazılı olan A.Rıza Uçar ve Ramazan Zeytin, bağımsız bölümler hanesinde malik olmayıp Tapu kaydındaki bu çelişki de giderilmemiştir.
Bunların dışında bilirkişi raporunda, park yeri olarak kararlaştırılan alanın projede vaziyet planı bulunmadığından ön bahçe ya da tretuar olup olmadığının belirlenemediği bildirilmesine rağmen Eksik incelemeyle hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, yönetim planının 8. maddesindeki Kat malikleri kurulunca ayrılan yerler dışındaki ortak yerlere araba park edilemeyeceği yolundaki hüküm gerekçe gösterilerek dava kabul edilmişse de; kat maliklerinin yukarda belirtilen koşullara uygun olarak 42. madde kapsamında alacakları bir kararın, yönetim planının 8/3 maddesindeki kat malikleri kurulunca tahsis niteliğinde sayılması gerekeceğinden, bu hükme dayalı olarak davanın kabulü doğru görülmemiştir.
Mahkemece yapılacak iş; yeniden bilirkişi atayarak park yeri olarak ayrılan alanın anataşınmaza ait bahçe ya da boşluk olup olmadığının tespiti Tahsis olunan yerin özel amaca ayrılmış yerlerden olmadığının ve ortak yerlerden olduğunun saptanması durumunda bu yerin oto parkı olarak tahsisi için pay ve paydaş çoğunluğunca alınmış bir kararın mevcut olup olmadığının araştırılması, mevcut kararda isimleri bulunan şahıslardan yalnız yedisinin tapu kaydına göre kat maliki olduğu anlaşılmasına göre Kararda imzası bulunan diğer şahıslara Kat maliklerince vekalet verilip verilmediğinin araştırılması ve park yeri olarak ayrılan alanın davacıya ait bağımsız bölümlere zarar vermeyecek uzaklıkta olup olmadığı hususu da belirlenerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi olmalıdır.
SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz Temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK: nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA Temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 9.3.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.