Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında ise özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için dekar basına elde edilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki Tarım Müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, karşı davanın tefrikine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, duruşmalı olarak yapılması ise davacı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz edenlerden davacı veK: Av. S. Y. geldi. Davalı adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Mahkemece dava konusu taşınmazın tarım arazisi olarak kabulü ile bu niteliğine göre değerlendirme yapılmış olmasında bir isabetsizlik yoksa da hükme esas alınan rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
1- 2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının f bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir.
Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında ise ozel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yontemle yapılacak degerlendirmede münavebeye alınacak ürünler icin dekar basına elde edilecek ortalama verim, uretim giderı ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki Tarım Müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
Bu itibarla;
1Buğday ve saman ürünlerinin dekar başına ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatlarının İlçe Tarım Müdürlüğünden getirtilip raporların denetlenmemiş olması,
2Dosyada mevcut İlçe Tarım Müdürlüğü cetvelinde marul ürününün fiyatı 270.000 TL/adet olarak belirtildiği halde raporda 200.000 TL/adet esas alınarak değerlendirme yapılması,
3Marul ürününün dekara üretim gideri bu dosyaya gelen İlçe Tarım Müdürlüğü cetvelinde 313.990.000 TL olarak bildirilmiş ise de Dairemize intikal eden bir kısım dosyalarda (T: 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/563 E-2005/370 K, Dairenin 2005/10488 E nolu dosyasında) 270.930.000 TL/dekar olarak bildirilmiş olup bu çeliskinin İlce Tarım Müdürlügunden sorulup giderilmemış olması,
4Kabule göre marulun dekara üretim gideri 313.990.000 TL bildirildiği halde daha yüksek üretim gideri üzerinden değerlendirme yapılması,
2- Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre davanın niteliği gereği yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına (asıl davada) maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yolda hüküm kurulmamış olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK: nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı yararına takdir edilen 450, 00 YTL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 17.1.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.