Yargıtay uygulamalarında üzerinde irtifak hakkı kurulmuş olan taşınmazda bu irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün (taşınmazın cins ve niteliğine uygun kullanımı önemli ölçüde etkileyen özel bir durum yoksa) irtifaktan etkilenen alanın mülkiyet değerinin arazide en fazla % 35’ini, arsada ise en fazla % 50’sinı geçmeyeceği kabul edilmektedir.
Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: K: Mahkemece üç kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, alınan raporlar zemin değerinin belirlenmesi yönünden yasa hükümlerine uygundur.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
1 – Üzerinde irtifak hakkı kurulması nedeniyle taşınmazda oluşacak değer düşüklüğü oranının saptanmasında taşınmaz malın cinsi, kullanım biçimi ile irtifak hakkının niteliği (boru hattı, enerji nakil hattı vs.) kapladığı alan, yeri ve yönü göz önünde bulundurulmalıdır. Yargıtay uygulamalarında üzerinde irtifak hakkı kurulmuş olan taşınmazda bu irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün (tasınmazın cins ve niteliğine uygun kullanımı önemli ölçüde etkileyen ozel bir durum yoksa) irtifaktan etkilenen alanın mulkiyet degerinin arazide en fazla % 35’ini, arsada ise en fazla % 50’sinı gecmeyeceği kabul edilmektedir.
Buna göre arsa niteliğinde olan dava konusu taşınmazda irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün (birinci bilirkişi kurulu raporunda, olduğu gibi) % 9’u aşamayacağı dikkate alınmadan, bu oranın ikinci bilirkişi kurulu raporunda % 20, ücüncü bilirkişi kurulu raporunda kısmen % 12 kısmen % 18 olarak kabulü suretiyle değerlendirme yapılması,
2-Avukatlık Yasasının (değişik) 164/son maddesi hükmünün yorumlanmasında hataya düşülerek, hesaplanan avukatlık ücretinin davacı taraf yerine doğrudan vekillerine ödenmesine karar verilmiş olması,
Dogru gorulmemiştir. Mahkemece, birinci bilirkisı kurulundan zemin yönünden ortalama değer olan 9.270.000 TL/m2 esas almak ve irtifak hakkı tesisinden dolayı oluşacak değer kaybı en fazla oranında kabul edilmek suretiyle hesaplama yapılan ek rapor alınmalı, hasıl olacak sonuç ve vekalet ücretiyle ilgili açıklama da dikkate alınarak karar verilmelidir.
SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 29.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.