Eylemli orman olarak Orman Yönetimine tahsis edilen taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescili gerekeceğinden, tahsis edilen yerlerden olduğu veya tespit tarihi itibariyle eylemli orman olduğunun belirlenmesi halinde davanın reddine, aksi durumda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmelidir.
Kadastro sırasında Beykoz ilçesi, Ç..Köyü 1591 ada 94 parsel sayılı 2527.84 m² yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe niteliği ile 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve üzerindeki 1 katlı kagir bina 20 yıldan beri Şirafettin oğlu S.. K..’ın fiilî kullanımında olduğu, Kanlıca Orman İşletme Müdürlüğünün 27.05.2010 tarih ve 4926 sayılı yazılarına istinaden 742.22 m²’lik kısmının eylemli orman alanında kaldığı ve taşınmazın 1595.81 m²’lik kısmının dere koruma alanı içerisinde bulunduğu belirtilerek Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı S.. K.., çekişmeli taşınmazın eylemli orman olmadığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline, beyanlar hanesindeki “Kanlıca Orman İşletme Müdürlüğünün 27/05/2010 tarih ve 4926 sayılı yazılarına istinaden 742,22 m²’lik kısmı eylemli orman alanında kalmaktadır” ibaresinin kaldırılmasına, diğer hususların aynen bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kanun Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidi ile 1990 yılında ilân edilerek kesinleşen 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulama çalışması bulunmaktadır.
Dosyada bulunan belgelerden 2000 yılında yörede eylemli orman olarak tespit edilen bir kısım taşınmazın orman olarak kullanılmak üzere Orman Yönetimine tahsis edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece keşif günüdeki bulgulara göre davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir.
Taşınmaz başında yapılan keşifte üzerinde eylemli olarak orman ağacı bulunmadığı belirlenmiş, 21/10/2011 tarihli fen bilirkişi raporunda Orman Yönetiminin 27/05/2010 tarih ve 4926 sayılı yazısına istinaden dava konusu olan taşınmazın 742,22 m²’lik bölümünün eylemli orman olduğu belirtmesi yapıldığı, 14/11/2011 tarihli orman bilirkişi raporunda ise fen bilirkişi raporunda eylemli orman olarak tespiti yapıldığı belirtilen bölümün Orman Yönetimi tarafından gönderilen tahdit haritasında eylemli orman alanı içinde kaldığı bildirilmiştir. Bilirkişiler tarafından yapılan uygulama tahsise ilişkin tüm belge ve haritalar getirtilip uygulanmadığı,
İstanbul Büyükşehir Belediyesinden getirtilen 2008 tarihli ortofotoda çekişmeli taşınmazın ne şekilde göründüğü değerlendirilmediğinden hükme yeterli değildir.
Bu nedenle; yörede yapılan tahsis işlemine ilişkin tüm belge ve haritalar Orman Yönetimi ile Hazineden istenilip getirtildikten sonra dosyada bulunan ortofoto ve kullanım kadastrosu paftası ile tespit gününe en yakın uydu görüntüsü önceki keşifte görev almayan bir orman ve bir harita mühendisi elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle çekişmeli taşınmazın Hazine tarafından eylemli orman olması nedeniyle Orman Yönetimine tahsis edilip edilmediği, tespit tarihi itibariyle eylemli orman olup olmadığı belirlenmeli; 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre eylemli orman olarak Orman Yönetimine tahsis edilen taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescili gerekeceğinden, tahsis edilen yerlerden olduğu veya tespit tarihi itibariyle eylemli orman olduğu belirlendiği takdirde davanın reddine aksi durumda davanın kabulüne karar verilmelidir.