1. Anasayfa
  2. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2013/10121 K: 2013/10974 T: 25.6.2013


Vasiyetnamenin düzenleme şeklinde yapılması ve fotoğraflı olması zorunludur. Kanunda noterden söz edilmesi, noterlik makamının hedef alınmasındandır. Noter yetkisine sahip yeminli başkatibin düzenlediği vasiyetname ile yeminli katibin düzenlediği vasiyetname Yargıtay’ca geçerli kabul edilmektedir. Ancak, vasiyetnamenin baştan sona kadar aynı memur tarafından düzenlenmesi ve onun tarafından gerekli yerlerin imzalanması zorunludur.

DAVA: Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda; mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR: Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların murisi İ.’in düzenlediği, 21.05.2004 tarihli vasiyetname ile mahfuz hisselerin ihlal edildiğini, vasiyetnamede şekil eksikliği olduğunu belirterek vasiyetnamenin iptalini, olmadığında saklı payın tenkisini talep etmiştir.

Davalılar vekili cevabında, vasiyetnamenin geçerli olduğunu, murisin akli dengesinin yerinde olduğunu, saklı payın ihlal edilmediğini beyan etmiştir. Mahkemece, resmi vasiyetnamenin unsurlarının tam olduğunu, başkatip tarafından işlem yapıldığım, vasiyetnamenin geçerli olduğundan iptal talebinin reddine, saklı payın ihlal edilmediğinden bahisle tenkis talebinin reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.

Dosya kapsamından, muris İ. tarafından 21.05.2004 tarihinde noterde düzenlediği vasiyetname ile (6 parselde bulunan …Bar isimli taşınmazını davalı eşi K: ve davalı kızları N. ve A.’e, 4. nolu daire ile 355 parseldeki taşınmazı eşi K:’ye, 9 nolu dairenin kızı A.’e, 10 nolu dairenin kızı N.’a, 1 nolu dairenin torunu (davacı) E.’e, köydeki taşınmazdaki miraspayının 1/2’sini davacı torunu E.’e, 1/2’si kızı A.’e “vasiyet ettiği”, sulh hukuk mahkemesinin “Vasiyetnamenin okunması” ile ilgili 05.06.2008 tarihli kararından sonra bu davanın 24.10.2008 tarihinde (süresinde) açıldığı anlaşılmaktadır.

TMK’nun557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı (tahdidi) olarak sıralanmıştır. Aynı maddenin 4. bendinde “Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa” iptal sebebi olarak gösterilmiştir.

Davada, resmi vasiyetnamenin şekil koşullarını taşımaması nedeniyle iptali, olmadığında tenkisi talep edilmektedir.

TMK’nun532. maddesine göre, resmi vasiyetname; resmi memur, sulh hakimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli tarafından iki tanığın katılmasıyla düzenlenir. Uygulamada vasiyetnameler genel olarak noter tarafından düzenlenmektedir.

Vasiyetnamenin düzenleme şeklinde yapılması (Noterlik Kanunu md. 89) ve fotoğraflı olması zorunludur.

Kanunda noterden söz edilmesi, noterlik makamının hedef alınmasındandır. Noter yetkisine sahip yeminli başkatibin düzenlediği vasiyetname ile yeminli katibin düzenlediği vasiyetname Yargıtay’ca geçerli kabul edilmektedir. Ancak, vasiyetnamenin baştan sona kadar aynı memur tarafından düzenlenmesi ve onun tarafından gerekli yerlerin imzalanması zorunludur.

Dava konusu vasiyetnamenin 1. sayfasında Kaş Noteri E.Y.A.’mn ismi bulunmasına rağmen, 2. sayfada Kaş Noterliği Yeminli KatibesiN.Ö.’nün isminin bulunması ve her iki sayfada gerek noterin gerek katibin imzasının bulunmadığı görülmektedir. 10.05.2010 tarihli Kaş Noterliği yazısında ise Kaş Noteri E.Y.A.’nın 02.02.2001 tarihinde görevden el çektirildiği, o tarihte Kaş Noterlik Dairesi BaşkatipN.Ö.’ye Kaş. Cumhuriyet Savcılığı’nın tutanağı ile devir ve teslim edildiği, dava konusu vasiyetnamenin düzenlendiği 21.05.2004 tarihinde Kaş Noterliğine N.Ö.’nünvekalet ettiği açıklanmıştır.

Resmi vasiyetnameyi tanzim eden memurun yaptığı işlemler tevsik işlemidir. Bu nedenle baştan itibaren tüm işlemlerin aynı memur tarafından yapılması ve son imza işleminin de tahriri alan, okuyan ve vasiyetçi ile tanık sözlerini dinleyen, yazdıran memur tarafından yapılması zorunludur. Bu husus, işlemlerde birlik prensibinin zorunlu bir sonucudur (Yargıtay 2. HD. 18.07.2005 tarih, 05/8654 E. 1178 K: sayılı ilamı).

Bu durumda, 21.05.2004 tarihli resmi vasiyetnameyi düzenleyen resmi memurun (yeminli başkatibin) imzası bulunmadığı gibi, 1. sayfada başkatibin ismi yerine noterin isminin yazılması nedeniyle vasiyetnamenin TMK’nun557. maddesi gereğince iptali gerekirken, mahkemece; yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Ayrıca, dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali, olmadığında tenkisi talep edildiğine göre; TMK’nun560 vd. maddeleri gereğince tenkis yönünden inceleme yapılması ve bunun için öncelikle murisin ölüme bağlı tasarruf ile temlik ettiği taşınmazlarla birlikte temlik dışı bütün taşınmazların araştırılarak ve değerlerinin tespiti yönünden keşif yapılarak alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda sabit tenkis oranı belirlendikten sonra tenkis ile ilgili karar verilmesi gerekirken, bu konuda inceleme yapılmadan talebin reddine ilişkin hüküm kurulması da bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.