Kamulaştırılan taşınmazın iadesine karar verilebilmesi için, kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma bedelinin kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içerisinde kamulaştırma amacına uygun hiçbir işlem veya tesisat yapılmamış olması ve taşınmazın olduğu gibi bırakılması gerekir. Aynı kamulaştırma kararı ile aynı amacın gerçekleşmesi için birden fazla taşınmaz birlikte kamulaştırıldığında bu taşınmazların durumunun bir bütün oluşturduğu kabul edilerek yukarıda açıklanan süre, bedeli en son kesinleşen taşınmaza göre belirlenir.
Kamulaştırılan taşınmazların bir bölümüne amaca uygun tesis kurulduğu mahallinde yapılan keşif ile sabit olduğundan davanın bu nedenle esastan reddine karar verilmesi gerekir.
DAVA: Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 23. maddesine dayanan geri alma istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosya daki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra ğereği görüşülüp düşünüldü: K: Dava, Kamulaştırma Kanununun 23. maddesine dayanan geri alma iste mine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
1-Sözü edilen madde uyarınca kamulaştırılan taşınmazın iadesine karar verilebilmesi için, kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma bedelinin kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içerisinde kamulaştırma amacına uygun hiçbir işlem veya tesisat yapılmamış olması ve taşınmazın olduğu gibi bırakılması gerekir. Aynı kamulaştırma kararı ile aynı amacın gerçeklemesi için birden fazla taşınmaz birlikte kamulaştırıldığında bu taşınmazların durumunun bir bütün oluşturduğu kabul edilerek yukarıda açıklanan süre, bedeli en son kesinleşen taşınmaza göre belirlenir.
Aynı amacın gerçekleşmesi için dava konusu taşınmazdan başka taşınmazlarında kamulaştırılıp kamulaştırılmadığı ve bedellerinin kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, davanın süresinde açılıp açılmadığı tespit edilmeden eksik inceleme ile davanın süresinde açıldığının kabulü,
2-Kabule göre de; Kamulaştırılan taşınmazın bir bölümüne amaca uygun tesis kurulduğu mahallinde yapılan keşif ve davacı vekilinin dava dilekçesindeki beyanları ile sabit olduğundan davanın bu nedenle esastan reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmeden kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K: nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 17.12.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.