Aynı taşınmazın paydaşı tarafından açılan davada metrekare için tespit edilen bedel, görülmekte olan dava için kesin hüküm olmamakla birlikte takdiri delil teşkil eder.
DAVA: Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K: >Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş. Hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar değer biçme yöntemi yasa hükümlerine uygundur. Ancak;
1-Aynı taşınmazın paydaşı tarafından açılan davada m2 için tespit edilen bedel kesin hüküm olmamakla birlikte takdiri delil teşkil eder. Taşınmazın diğer paydaşı PTT: idaresi tarafından açılan bedel artırımı davasında aynı değerlendirme tarihine göre m2 bedeli 50.000.000 TL. olarak tespit edilmiştir. Bu miktar üzerinden hüküm kurmak gerekirken m2 için 71.500.000 TL. üzerinden hüküm kurulması,
2-Çekişmesiz bedel davacı idarenin payı için 262.064.861.950 TL. iken 361.672.323.000 TL. olarak kabul edilmek suretiyle indirim yapılması, Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 12.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.