Bilirkişi raporlarında, getirtilen emsallerin satışlarının vergi ve harçtan kaçınmak için düşük gösterildiği açıklandıktan sonra, sonuçta piyasa rayicinden söz edilerek soyut ifadelerle değer biçildiğinden, bu raporlara göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır.
Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca, arsalara kamulaştırma günunden önceki özel amacı olmayan satışlara gore deger biçilmesi gerekir.
Bilirkişi raporlarında, getirtilen emsallerin satıslarının vergı ve harctan kaçınmak için düşük gösterildiği açıklandıktan sonra, sonuçta piyasa rayicinden söz edilerek soyut ifadelerle değer biçildiğinden, bu raporlara göre hüküm kurulması mümkün değildir. Taraflara emsal gostermeleri için yeniden imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve dava konusu taşınmaz degerinin emsal karşılaştırması suretiyle tesbiti icin bilirkisı kurullarından ek rapor alınması, mümkun olmadığı takdirde yeniden keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelme ile hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir. SONUÇ: Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K: nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 26.01.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.