1. Anasayfa
  2. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1996/4517 K: 1996/7513 T: 23.9.1996


Rehin sözleşmesinde öngörülen sürenin bitmesinden sonra taşınmazları, rehneden murisin geri almamış olması, rehnin satışa dönüştüğü anlamına gelmez. Tapusuz taşınmazda, rehin sözleşmesinden sonra satış yapılması rehin sözleşmesi içeriği gereğidir. Rehin sözleşmesi resmi şekilde yapıldığından, satış da aynı kuvvette bir delille ispatlanmalıdır.

Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı. Tetkik raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü :

KARAR: Kadastro sırasında temyiz konusu 101 ada 20 parsel sayılı 4254 m2 ve 114 ada 6 parsel sayılı 2693 m² yüzölçümündeki taşınmazlar ayrı vergi kayıtlarına, satın almaya ve miras yoluyla geçen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak A… Ş… mirasçıları F… Ş… ve paydaşları adına tesbit edilmiştir. Davacı M… Ö… taşınmazların davalılarla ortak miras bırakanları İ… M…’den kaldığını, İ… M… tarafından davalıların miras bırakanı A… Ş…’ye satılmadığını davalıların ve miras bırakanları A… Ş…’nin zilyetliklerinin fer’i nitelikte olduğunu öne sürerek taşınmazların İ… M…’nin tüm mirasçıları adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, taşınmazların davalılar adına payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davalı tarafın dayandığı rehin senedinin rehin sözleşmesinde öngörülen sürenin bitmesinden sonra taşınmazları rehneden İ… M…’nin geri almamış olması nedeniyle rehnin satışa dönüştüğü davalı taraf yararına tesbit gününde taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş ise de, delillerin takdiri dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Tesbite esas alınan tarafların dayandığı rehin senedinin dava konusu taşınmazları kapsadığı, ortak miras bırakanı İ… M… tarafından dâvalıların miras bırakanı A… Ş…, 5.2.1943 tarihli noter senedi ile rehin edildiği, 9 yıllık rehin süresinin bitiminden sonra İ… M… tarafından geriye alınmadığı dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. Taşınmazlar tapusuz olduğuna göre İ… M…’nin rehin senedinden sonra davalı tarafa satışta bulunması rehin senedi içeriği gereğidir. Ne var ki, İ… M… sağlığında taşınmazları davalı tarafa satmamıştır. Rehin sözleşmesi resmi şekilde yapıldığına göre satışın da aynı kuvvette bir delille kanıtlanması zorunludur. Davalı taraf satış olgusunu açıklandığı biçimde kanıtlayamamıştır. Resmi senede karşı bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemez. Taşınmazların maliki İ… M…’nin ölüm tarihinden sonra davalı tarafın sürdürdüğü zilyetlik mirasçı sıfatı ile olup iktisap sağlamaz. Bu durumda dava konusu taşınmazların İ… M…’nin mirasçıları belirlenerek mirasçıları adına tesciline karar verilmesi gerekir.

SONUÇ: Bu nedenlerle davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) 23.9.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.