Dava açan kişinin tutanak bilirkişisi olması ve tutanağı imzalaması kendisini bağlamaz; meralar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın hukukça değer taşımaz.
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında dava konusu 101 ada 242 parsel sayılı 2555318 m2 yüzölçümündeki taşınmaz mera olarak sınırlandırılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacılar Mirze, Selahattin ve Nevzat miras yoluyla gelen hakka, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine ve tapu kaydına dayanarak taşınmaz birer bölümleri hakkında dava açmışlardır. Mahkemece davanın reddine, taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının dava edilen taşınmaz bölümlerini kapsamadığı diğer bir anlatımla, dava edilen bölümlere ait olmadığı, taşınmazın geleneksel biçimde kullanıla gelen kamu malı niteliğinde mera olduğu ve ayrıca mera tahsis haritası ve tutanağı kapsamında kaldığı mahkemece yapılan keşif, uygulama ve toplanıp değerlendirilen diğer delillerle saptanmıştır. Diğer yönden dava açan kişinin tutanak bilirkişisi olması ve tutanağı imzalaması kendisini bağlamayacağı bu konuda Yargıtay uygulamalarının dairemiz görüşü gibi olduğu ve Genel Kuruldan da bu yolda kararlar çıktığı bellidir. Tapuya dayanan bir kişinin tutanağı imzalamış olması nedeniyle kendisini bağlayacağı şeklindeki düşüncenin insan hakları sözleşmesine ve kişinin dava açma hakkının engellenmesi sonucunu doğuracağından hükmün az yukarıda belirtildiği gibi dayanılan tapu kaydını nizalı taşınmazlara ait olmadığı, taşınmazın mera tahsis harita ve tutanağı kapsamı içinde kaldığı belirlenmiştir. Diğer yönden meralar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın hukukça değer taşımaz.
Sonuç: Bu nedenlerle davacıların yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu gerekçe ile ONANMASINA, 17.10.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.