Kural olarak aynı kayda ya da kayıtlara dayanılması halinde kayıtların kapsamının sağlıklı biçimde belirlenebilmesi için davaların birlikte görülmesi zorunlu olduğundan bu dava dosyası ile ilgili parsellere ilişkin dava dosyası birleştirilmeli; bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı Hanbaba mirasçısı Abbas ile davalı Hazine tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi. Dosyadaki belgeler okundu. Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 84 parsel sayılı 22900 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kadim köy merası ise de Hazine adına tapu kaydı bulunduğundan söz edilerek mera vasfı ile Hazine adına tespit edilmiştir. Alikamerli Köy Tüzel Kişiliğinin iskan kaydına dayanarak ve köyün merası olduğunu ileri sürerek Hanbaba adına vekaleti bulunmayan Efder ‘in iskan kaydına dayanarak ve Bekir , İbrahim’in itirazları üzerine tutanak ve ekleri Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece Hanbaba, İbrahim’in davasının reddine, Bekir’in davasının feragattan reddine, Köy Tüzel Kişiliğinin davasının kabulüne, 84 sayılı parselin Mera (otlakiye) olarak sınırlandırılmasına, özel sicil defterine yazılmasına karar verilmiş, hüküm davacı Hanbaba Öcal mirasçısı Abbas ile davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazların Hazinenin tutunduğu tapu kaydının geniş sınırları ile kapsamında kaldığı Köy Tüzel Kişiliğinin dayandığı Hazinenin tahsis ve temliki ile oluşan iskan kaydının çekişmeli taşınmazları kapsadığı gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuştur. Ne var ki somut olayda Köy Tüzel Kişiliği, Hazine ve Hanbaba mirasçılarının aynı kayıtlara dayanarak dava dışı 97, 92, 95, 96 ve 89 parseller hakkında dava açtığı dosyaya yansıyan bilgiler ile temyiz incelemesi aynı gün yapılan diğer dava dosyalarının içeriği ile belirlenmiştir. Kural olarak aynı kayda yada kayıtlara dayanılması halinde kayıtların kapsamının sağlıklı biçimde belirlenebilmesi için davaların birlikte görülmesi zorunludur.
Hal böyle olunca iş bu dava dosyası ile 97, 92, 95, 96 ve 89 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili dava dosyası usulün 45 ve onu izleyen maddeleri uyarınca birleştirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Bu olgu sağlıklı sonuca varmanın temel koşuludur.
SONUÇ: Mahkemece bu yönler gözardı edilerek işin esası hakkında yazılı şeklide hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.3.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.