1. Anasayfa
  2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1993/809 K: 1994/59 T: 16.2.1994


Ortaklığın giderilmesi davalarının, tapuda paydaş bulunanların tamamına husumet yöneltilerek yürütülmesi gerekir. Müşterek mülkiyet üzere olan taşınmazda, bir paydaşın ölümü sonucu yalnızca onun iştirak halinde mülkiyet durumuna dönüşen payı ile ilgili olarak, ortaklığın giderilmesi mümkün değildir.

Taraflar arasındaki “ortaklığın giderilmesi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin 2. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 9.9.1992 gün ve 1322-1193 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 11.3.1993 gün ve 3085-3225 sayılı ilamı; (.. Davacı vekili tarafların murisi A… G…’ün paydaş olduğu 418 ada 8 parsel özel parselasyona bölünerek hisseli satışı sonucu üzerinde yapılaşma ve bir mahalle oluştuğundan bu parsellerin tüm paydaşlar arasında ortaklığın giderilmesi 2981 sayılı Kanun hükmü ve fiili duruma göre mümkün olmadığından, yalnız A… G…’den intikal eden 78/28366 payın ortaklığının giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme istem gibi payın paydaşlar arasında satışına karar vermiştir.

Ortaklığın giderilmesi davalarında tapuda paydaş olanların sağ ise kendilerinin, ölü ise tüm mirasçılarının ibraz edilecek veraset belgesine göre davaya dahil edilmesi ve bunların huzuru ile davanın görülmesi gerekir. Paylı taşınmazlarda sadece bir payın paydaşları ortaklığın giderilmesini isteyemezler. Mahkemece yapılacak iş yukarıda belirtildiği üzere tüm tapu paydaşlarına davanın yöneltilmesi için davacıya mehil verilmesi, gereği yerine getirilirse işin esasına girilmesine aksi takdirde davanın reddine karar verilmesi icabederken yazılı şekilde payın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

K: Dava, taşınmaz malda satış suretiyle ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Bu istekle açılan davalar, tapuda paydaş bulunanların tamamına husumet yöneltilerek yürütülebilir, müşterek mülkiyet üzere olan taşınmazda bir paydaşın ölümü nedeniyle yalnızca onun iştirak halinde mülkiyet durumuna dönüşen payı ile ilgili olarak ortaklığın giderilmesi mümkün değildir. O itibarla mahkemece, bu ilkeler çerçevesinde fiili kullanmaya ilişkin Özel parselasyon anlaşması yapılan müşterek mülkiyet halinde bulunan taşınmazda, yalnızca bir pay yönünden ortaklığın giderilmesinin istenemeyeceğine işaret eden ve Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi doğru değildir. O halde usul ve yasaya uygun bulunmayan direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), 16.2.1994 tarihinde oybirliği ile karar verildi.