Özet: Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilir. Bu tür davalarında lehine düzeltme yapılan taşınmaz maliklerine karşı yöneltilmesi gerekir.
Taraflar arasındaki “tapuda miktar düzeltiminin iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Akhisar Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 07/10/1999 gün ve 1998/1782 -1999/1244 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 24/01/2000 gün ve 1999/9106-2000/73 sayılı ilamı ile, (….Dava,3402 sayılı yasanın 41. Maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan maddeye göre, “kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilir…” Bu tür davalarında lehine düzeltme yapılan taşınmaz maliklerine karşı yöneltilmesi gerekir.
Kadastro Müdürlüğüne karşı açılan davanın, husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, esastan red kararı verilmesi sonucu itibariyle doğru görülmüştür. 2. Diğer davalılar aleyhine açılan davaya gelince; Somut olayda dava konusu taşınmazlarda tersimat hatası yapıldığı gerekçesiyle, Kadastro müdürlüğünce düzeltme yapılmıştır. Ancak, yapılan işlem ile taşınmazın geometrik durumları değiştirilmiştir. Bu değişiklik taraflar arasında davalılar yararına mülkiyet nakline neden olmuştur. Yukarıda da açıklandığı gibi mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan kaynaklanan fenni hatalar 41. Madde uyarınca düzeltilebilir. Davacının iptalini istediği işlem ile geometrik durumu değiştirilerek mülkiyet nakli sağlandığına göre, davanın kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı gerekçelerle red kararı verilmesi doğru görülmemiştir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu´nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.