Son Yazılar

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/10989 K: 2005/764 T: 07.02.2005

Dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin karşılaştırılmasında; dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlardan daha değersiz olduğu anlaşılmasına rağmen, bilirkişi kurulunca dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlardan daha değerli olduğu kabul edilerek fazla bedele hükmedilmesi doğru değildir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/10811 K: 2005/725 T: 07.02.2005

Kamulaştırma Kanununun 14. maddesinde; kamulaştırma davalarında aleyhine dava açılan malikin başka bir kişi olduğunun anlaşılması veya tapu malikinin davadan önce ölmüş olması halinde dava reddedilmeyerek gerçek malik veya ölünün mirasçıları dahil edilmek suretiyle davaya devam edilmesi ilkesi kabul edilmiştir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/5-716 K: 2005/43 T: 09.02.2005

2942 sayılı Kanun'un 23. maddesinde düzenlenen geri alma hakkının doğması için, beş yıllık hak düşürücü sürenin dolması gerekir. Birçok parselin aynı amaç için kamulaştırılması halinde, en son parselin kamulaştırma bedelinin kesinleşme tarihi hak düşürücü sürenin başlangıç günü olarak alınır. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/12274 K: 2005/988 T: 10.02.2005

Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınarak, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/783 K: 2005/682 T: 14.02.2005

Vergi beyanları ve resmi makamlarca yapılan kıymet takdirleri, genellikle taşınmazın gerçek değerini tam olarak yansıtmamakta, gerçek değerinden daha düşük değerler belirlenmektedir. Ancak bu husus, dava konusu taşınmaz için olduğu kadar emsal için de geçerlidir ve emsal karşılaştırması yapılırken dikkate alınması yasa gereğidir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/287 K: 2005/750 T: 14.02.2005

Yargıtay'da yerleşmiş uygulama; tarım arazilerindeki değerlendirmenin, taşınmazın yer aldığı ilçe dahilinde ekilmesi mutad olan ve münavebeye alınan ürünlerin dekar başına ortalama verimi ve üretim giderleri ile kg. başına ortalama satış fiyatlarının ilce tarım müdürlüğünden getirtilmesini ve raporların buna göre düzenlenmesini ongormektedir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/11482 K: 2005/1128 T: 14.02.2005

Dava, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili talebine ilişkindir. Tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza ekilebilir ürün ge­liri üzerinden değer biçilmesi doğrudur. Ancak taşınmaza ekilebilir ürün ge­liri üzerinden değer biçilirken bilirkişi kurulunca münavebe ürünlerin hasat zamanındaki kilogram satış fiyatları dikkate alınmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/8972 K: 2005/927 T: 17.02.2005

Kamulaştırma Yasasının 15. maddesinin 11. fıkrası hükmüne göre kıymet takdir komisyonunun biçtiği değer ile bilirkişi kurulunun belirlediği bedel arasında önemli bir oransızlık (Yargıtay uygulamalarına göre bir mislini aşan farklılık) görüldüğü takdirde aynı yöntemlerle yeniden bilirkişi kurulu oluşturularak değer takdiri yaptırılması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/12000 K: 2005/1383 T: 17.02.2005

2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesince açılan bedel tespiti ve tescil davalarının görülmesi sırasında, taşınmazın malikinin başka bir şahıs olduğunun anlaşılması halinde aynı Yasanın 14/5 maddesi uyarınca davaya bu gerçek malik dahil edilmek suretiyle devam olunması gerektiği öngörülmüştür. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/12001 K: 2005/1381 T: 17.02.2005

Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca idarenin kamulaştırma bedelinin tespitini ve kamulaştırılmasına karar verilen taşınmazın tescilini isteme hakkının doğması için, Yasanın 8. maddesi uyarınca anlaşarak satın alma teşebbüsünün sonuçsuz kalması gerekir. Duruşma davetiyesi tebliğ edilmeyen maliklerin adresleri araştırılmadığından ve anlaşmaya varabilmek için usulüne uygun olarak tebligat da yapılmadığından, davacı idarenin bedel tespit ve tescil talep etme hakkı doğmadığından davanın reddi yerine, kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/12127 K: 2005/1379 T: 17.02.2005

Duruşma davetiyesi tebliğ edilmeyen ve duruşmaya da gelmeyen davalılardan İbrahim Sarı'nın bahsi geçen Yasanın 7. maddesinde belirtilen mercilerden adresinin araştırılmadığından ve usulüne uygun olarak anlasmaya varabilmek için tebligatta yapılmadığından, bu davalı yonünden davacı idarenin bedel tespiti ve tescil talep etme hakkı doğmaz. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/1190 K: 2005/1404 T: 218.02.2005

Dairemize intikal eden dava dosyalarındaki bilirkisi raporlarında da sulu arazılere buğday, kuru fasulye, bostan (karpuz) ürünü münavebesi esas alınarak değer biçilmiştir. Belirtilen ürün dışında dava konusu taşınmaza değer biçilebilmesi için davalının dava konusu taşınmazda başka ürünü ekip hasat ettiğini, toptancı halinde yapılması gereken satış belgeleri ile ispat etmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/1161 K: 2005/1076 T: 21.02.2005

Yargıtay uygulamalarında özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça, tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde sağlayacağı net gelir üzerinden bilimsel yontemle yapılacak değerlendirilmesinde münavebeye alınacak ürünler icin dekar başına elde edilecek ortalama verim, uretim gideri ve toptan satış fiyatına iliskin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bılinen o yerdeki Tarım Müdürlüğü verilerinin esas alınması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/1210 K: 2005/1082 T: 21.02.2005

Yargıtay uygulamalarında üzerinde irtifak hakkı kurulmuş olan taşınmazda bu irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün (taşınmazın cins ve niteliğine uygun kullanımı önemli ölçüde etkileyen özel bir durum yoksa) irtifaktan etkilenen alanın mülkiyet değerinin arazide %35'ini, arsada ise %50'sini geçmeyeceği kabul edilmektedir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/13032 K: 2005/1622 T: 22.02.2005

Dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın dava tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi olduklarının belediye imar müdürlüğünden sorularak, sonucuna göre düzenleme ortaklık payı düşülmesi gerekip gerekmediğinin değerlendirilmesi gerekir. Devamını Oku