Son Yazılar

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu E: 1977/4 K: 1977/4 T:5.12.1977

Tapulamaları yapılmış olan taşınmazlardan itirazlı olup da tapulama komisyonunca veya mahkemece karara bağlanmamış olanların tahdit ve tespitinde, ölçü, tersimat ve hesaplarında düşülen yanlışlıkların düzeltilmesine ilişkin 766 sayılı tapulama kanununun 94. Maddesinin kanuna aykırı olarak tapulama işlemlerinin kesinleşmesinden sonra da uygulanması suretiyle tapulama komisyonunca verilen düzeltme kararının kaldırılması için başvurulacak mahkeme genel mahkemedir. Devamını Oku

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu E: 1996/5 K: 1997/3

İdare tarafından kıyı kenar çizgisi belirlenmiş ve yazılı bildirime rağmen yasal süresinde idari yargıya başvurulmaması nedeniyle yargı yolunun kapanmış olması veya idari yargı tarafından verilip kesinleşmiş karar bulunması durumlarında, bunlara uygun şekilde kıyı kenar çizgisinin adli yargı tarafından saptanması gerektiği Devamını Oku

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1989/4849 K: 1990/4192 T: 29.3.1990

Mülhak vakıflar belirli koşulların varlığı halinde zilyetlikle mal iktisap edebilen tüzel kişilerdir. Vakıflar Yasası madde 1'e göre mülhak vakıflardan olan cemaatlerce yönetilen vakıflar da vakıfnamenin buna izin vermesi, iktisaba konu olan malın vakfın kuruluş amacına uygun olması halinde zilyetlikle mal iktisap edebilir. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1995/8467 K: 1996/3554 T: 8.4.1996

2762 s. Vakıflar Yasası'nın 8. maddesi uyarınca doğrudan doğruya hayrat olan vakıf mallar dışında kalan vakıf malların zilyetlikle kazanılmasına bir engel bulunmamaktadır. Nitekim aynı Yasa'nın 41. maddesinde Medeni Yasa'nın zamanaşımına ilişkin hükümlerinin vakıf mallar hakkında da uygulanacağı öngörülmüştür. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1992/726 E: 1992/8073 T: 24.9.1992

2981 sayılı Kanun'un 10/b maddesi hükmüne göre, hisseli satışlar sonucu fiilen oluşan yol, meydan, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha vs. hizmetlere ayrılan yerler ile bunlara ayrılan hisseler bedelsiz olarak re'sen tapudan terkin edileceğinden bu oluşuma aykırı imar planında değişiklik yapılmasını öngören mahkeme kararı yerinde değildir. Devamını Oku

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/1113 E: 1996/1050 T: 7.3.1996 3194/11

İmar planı sınırları içinde kalan meralar planın onayı ile bu niteliklerini kendiliğinden kaybederek, imar planı kararı ile getirilen kullanma amacına konu ve tabi olurlar. İmar planında bu yer "mesire yeri" olarak belirlendiğine göre Kadastro Kanunu'nun 16/A maddesi uyarınca bu gibi yerlerin belediye adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Devamını Oku

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/3099 E: 1996/3261 T: 19.6.1996

Genel kadastro sırasında, zeminin vakfa ait olmasına rağmen bu şerhin işlenmeyip, daha sonra 2981s.Kanun'un 10-b maddesi gereği yeniden yapılan kadastro sırasında zeminin vakfa ait olduğu yolunda şerh verilmesi, 3402s.Kanun'un 12. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle yasal olarak olanaksızdır. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1996/7128 E: 1996/7190 T: 10.9.1996

Dava konusu taşınmazın imar parseli, somut emsal olarak alınan taşınmazın henüz imar görmemiş kadastro parseli olması durumunda, dava konusu taşınmazın imar uygulaması sonucu uğramış olduğu zayiatın dikkate alınması gerekir. Ancak, zayiat nedeniyle meydana gelen artışın emsalin değerine yansıtılan biçimiyle % 35 oranında değil, dava konusu taşınmazda fiilen gerçekleşen oranda olması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1996/10132 K: 1996/10441 T: 25.11.1996

Kamulaştırma bedelinin artırılması davasında; somut emsal alınan taşınmaz, imar düzenlemesi sonucu meydana gelen parsel, dava konusu taşınmazın ise bu nitelikte olmaması halinde dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırılması sonucu, bulunan değerinden veya kamulaştırılan yüzölçümünden düzenleme ortaklık payına tekabül eden oranda indirim yapılması gerekmektedir. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 1997/17192 K: 1997/17770 T: 24.12.1997

Elatmanın önlenmesi davası sırasında, çekişmeli taşınmaz imar parselasyon işlemine tabi tutulup, bu işlem tapuya da kaydedildiği takdirde; kadastral çap kayıtları göz önüne alınmayıp, yeni ortaya çıkan mülkiyet durumuna dayanılarak karar verilmelidir. Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davada, mahkemece verilen karar… Devamını Oku

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/5337 K: 2003/4970 T: 26.5.2003

Taşınmazın öncesinin mera olduğu yazılı mera norm kararı davacının miras bırakanı tarafından imzalanmış olup, bu beyanlar taşınmazın öncesinin mera olduğu olgusu yönünden halefiyet yolu ile mirasçısı olan davacıyı da bağlayacağından kazandırıcı zamanaşımına dayalı davanın reddi yerindedir. Devamını Oku