Son Yazılar

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2004/9193 K: 2004/8823 T: 16.12.2004

Her taşınmaz maliki, uğrayacağı zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2010/4362 K: 2010/5324 T: 06.05.2010

Paylı mülkiyete konu taşınmazda paydaşlığın giderilmesi için dava açıldığında paydaşlardan bir ya da bir kaçının payı üzerinde üçüncü kişi yararına intifa hakkı tesis ettirdiği uygulamada sık rastlanan bir olgudur. Türk Medeni Kanununun 2. maddesi ile getirtilen kural gereği herkes haklarını kullanırken dürüstlük kuralına uymak zorundadır. Bu kurala aykırılık iddiası ile de intifa hakkının terkini istenebilmektedir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7945 K: 2017/852 T: 08.02.2017

Paydaşlığın giderilmesi ve paydaşlıktan çıkarma davaları amacı ve sonucu itibariyle farklılık göstermekte ise de uyuşmazlığın çözümü için izlenecek yol ve yapılacak araştırma, inceleme açısından benzerlikler taşımaktadır. Gerçekten konunun düzenlendiği TMK.nun 696. maddesinde (MK 626/a) açıklanan yönteme göre paydaşlıktan çıkarma davasında da paydaşlığın giderilmesi davasında olduğu gibi öncelikle paydaşlıktan çıkarılması istenen paydaşın payını karşılayacak kısmın maldan ayırmaya olanak bulunup bulunmadığının yani payın aynen ayrılmasının mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/5560 K: 2005/8663 T: 05.10.2005

Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle; Öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/1420 K: 2006/3040 T: 16.03.2006

Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle; çncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. İhtiyacın saptanması halinde de, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi uyarınca taraf yararları da gözetilerek, en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden mecra irtifakının bağlanacağı su, elektirik, gaz ve benzerine ait yol ya da kaynak ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlayacak şekilde kurulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/2379 K: 2006/3892 T: 03.04.2006

Türk Medeni Kanununun 744. maddesi ile her taşınmaz maliki zararın tamamen önceden ödenmesi koşulu ile su yolunun kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür. Mecra irtifak hakkı kurulmasına ilişkin davalarda istemin özelliği gereği tıpkı geçit davalarında olduğu gibi en uygun yerin aranması ilkesi geçerlidir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/4700 K: 2006/5819 T: 23.05.2006

Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/4763 K: 2006/6093 T: 29.05.2006

Her ne kadar Türk Medeni Kanunun 761. maddesi uyarınca evi, arazisi veya işletmesi için gerekli sudan yoksun olan bunu aşırı zahmet ve gidere katlanmaksızın başka yoldan sağlayamıyorsa komşusundan onun ihtiyacından fazla olan suyun tam bir bedel karşılığı alınmasını sağlayacak irtifak hakkı kurulmasını isteyebilir ve komşu olan taşınmaz maliki de yasanın 744. maddesince su mecranın kendisine ait taşınmazdan geçirilmesine katlanmakla yükümlü ise de taraflar arasında kullanmaya ilişkin bir anlaşma olmadan ya da yasal mecra irtifakı kurulması sağlanmadan mülkiyet hakkı sahibinin çap içindeki taşınmazdan yararlanmasına engel olunamaz. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/8430 K: 2006/9033 T: 21.09.2006

Verilecek kararlarda, yararlanan ve yükümlü taşınmazların (leh ve aleyhine) ve parsel numaraları belirtilmek suretiyle "mecra hakkı kurulmasına" denilmekle yetinilmek ve 744. maddeye göre de kurulan bu hakkın aynı maddenin son fıkrası uyarınca istem halinde tapu siciline kaydına da yer verilmeli, ayrıca ileride çıkabilecek anlaşmazlıkların önlenebilmesi için, hükümde mecra hakkının yerinin yönünün, uzunluk, derinlik ve genişliğinin, yüzölçümü olarak miktarının açıkça belirtilmesi ve yükümlü taşınmaz üzerinde kurulan mecra hakkını yukarıda belirtilen özellikleri ile gösterir bir krokinin de karara eklenmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/8742 K: 2006/10722 T: 10.10.2006

Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda bu istemin kabulü için öncelikle mecra irtifakı tesisi talep edenin ihtiyaç içinde olup olmadığına bakmak gerekir. Bundan sonra da fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi uyarınca irtifak hakkı ile yükümlü kılınacak taşınmaz malikinin en az zarar göreceği şekilde kurulmalı ve fakat her halde irtifak hakkının bedeli talepte bulunandan alınarak yükümlü taşınmaz malikine ödenmek üzere depo ettirilmelidir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/11944 K: 2006/12116 T: 31.10.2006

Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı yada geçit yetersizliği denilmektedir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2007/16300 K: 2008/1032 T: 05.02.2008

Dava tarihi ile hüküm tarihi arasında taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş ve bu sürede de geçit için öngörülen bedel davanın daha başında belirlenmişse, bu bedelin ödenmesine karar verilmesi halinde, mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olunacağı durumlarda hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak davranışları önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/4533 K: 2008/5103 T: 14.04.2008

Anılan hükümden yararlanmak isteyen bir taşınmaz maliki öncelikle su yolu mecrası ihtiyacı içinde olduğunu ispat etmelidir. Davacının taşınmazına pamuk veya başka bir ürün ekecek olması, tek başına bu ihtiyaç içinde olduğunu göstermez. O yüzden, yeniden keşif yapılarak davacının mecra ihtiyacında olup olmadığı bilirkişi incelemesiyle saptanmalı, bu saptama sırasında davacı taşınmazının kuzeyinde yer aldığı krokisinde işaretlenen tahliye kanalının ne anlama geldiği, su ihtiyacının buradan sağlanıp sağlanamayacağı da araştırılmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/4394 K: 2008/8877 T: 04.07.2008

Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz paylı mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/14833 K: 2010/1009 T: 04.02.2010

Geçit hakkı tesisinde ilke, davanın en az zarar görecek taşınmaz malikine yöneltilmesidir. Zira geçit hakkı, taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkelerinin gözetilmesi zorunludur. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2010/6633 K: 2010/7323 T: 28.06.2010

Mecra irtifakı kurulmasına ilişkin istemlerde isteği öne süren kişinin zorunlu su mecra hakkı kurulmasına ihtiyacı olup olmadığının saptanması, taşınmazının bu ihtiyacını karşılama olanağı olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması, su ihtiyacı varsa bunu kendisinin aşın zahmet ve gidere katlanarak başka yoldan sağlayıp sağlamayacağının araştırılması, bütün bunların yanında da zorunlu su irtifakı kurulacak kaynak sahibinin menfaatinin gözetilip gözetilmediği hususları üzerinde durulması gerekmektedir. O yüzden bu tür davalarda zorunlu su irtifakı kurulacak güzergâhtaki bütün taşınmaz malikleri ile kaynak sahibi davada taraf olarak yer almalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8017 K: 2012/8602 T: 18.06.2012

İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca… Devamını Oku