1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2021/339 K: 2021/1122 T: 22.02.2021


Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile; …Mahallesi, 4388 ada, 7 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine, satışın umum arasında açık artırma yolu ile yapılmasına” karar verilmiş; davacı vekilinin kararı tavzih etmesi üzerine ise “30/06/2016 tarihli gerekçeli kararın davalılar kısmında 2, 3, 4, 7, 8 ve 12 No’lu maddelerde davalı olarak gösterilen kişilerin hüküm fıkrasından çıkarılmalarına şeklinde gerekçeli kararın düzeltilmesine ve diğer taraflara tebliğine” karar verilmiştir. Hükmü ve tashih kararını davalılardan Maliye Hazinesi vekili temyiz etmiştir.

1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılardan Maliye Hazinesi vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2) Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi; karar ve ilam harcının ise dava konusu taşınmazın satış bedeli üzerinden hesap edilip taraflardan payları oranında tahsiline karar verilmesi gerekir. Taraflar arasında Hazinenin bulunması halinde ise, 492 Sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan bu hususun göz önünde bulundurulması gerekmektedir.

Somut olayda; Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince, taşınmazda 34/149 oranında pay sahibi olan davalılardan Maliye Hazinesi harçtan muaf olduğu halde, hükmün 3. bendindeki satış bedeli üzerinden alınacak binde 11,38 oranındaki ilam harcından Maliye Hazinesinin yükümlü tutulması doğru görülmemişse de; bu husus, kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.