cover

Suat Şimşek

  • Yazılar
  • Favoriler
  • Yorumlar
3 Haz, 2023

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 1995/14125 K: 1996/1120 T: 1.2.1996

Veraset ilamı verilmesi görevi sulh hukuk mahkemelerine ait olmasına rağmen, kadastroya veya kadastro ile ilgili verasete ait uyuşmazlıkları çözme görevi kadastro mahkemelerine de verilmiştir. Ancak kadastro ile ilgili bir işlem bulunmadığı takdirde, kadastro davalarına bakmaya yetkili asliye hakimi, veraset ilamına ilişkin davaya bakamaz. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/571 K: 1996/434 T: 1.2.1996

Sulh anlaşmasına konu edilen tüm parseller hakkında, kadastro mahkemesinde usulüne uygun olarak açılmış bir dava olmadığından, mahkemenin görevi dışında kalan parseller yönünden, sulh anlaşmasını esas alarak hüküm kurması isabetsizdir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/744 K: 1996/604 T: 8.2.1996

Kadastro hakimi, görevsizlikle yerel mahkemeden aktarılan dava dosyası ile kadastro tutanaklarını birleştirmeli, taraf olabilme koşulu olan askı ilanlarını yaptırıp, ilan süresi bitiminde, davaya kaldığı yerden, kanundaki usul ve esaslar dahilinde devam ederek uyuşmazlığı çözmelidir. Genel mahkemeden aktarılan davaya konu olan taşınmazın kadastro sırasında birden çok parsel olarak tespit edilmesi halinde davalar ayrı ayrı görülmeyip, tüm parsellere ait bütün davaların birlikte görülmesi gereklidir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/718 K: 1996/801 T: 8.2.1996

Mahkemece, dava konusu taşınmazın davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşulları oluştuğu gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilebilmesi için; zilyetlik tanıkları keşif yerinde dinlenmeli, dava konusu taşınmaza ait belirtmelik tutanağı ile komşu parsellere ait kadastro tutanakları getirtilmeli, kadastro tutanağı ve belirtmelik tutanağında bildirilen bilirkişiler dinlenmeli, ayrıca davalı Hazine'nin tapusunun oluştuğu tarihten geriye doğru davacı yararına zilyetlikle mülk edinme süresi olan 20 yılın geçip geçmediği hususu etraflıca incelenmelidir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/717 K: 1996/806 T: 8.2.1996

Nizalı taşınmazın geleneksel biçimde kullanılagelen mera olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması gerekir. Bir taşınmazın mera olarak kabul edilebilmesi için o yerle ilgili ya mera tahsis kararı veya kaydının bulunması ya da o yerin başlangıcı bilinmeyen bir zamandan beri eylemli şekilde mera olarak kullanılması gerekir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/222 K: 1996/868 T: 12.2.1996

Tapu kaydı sınırında bulunan Panayut yerleri iskanen tevzi edilmiş, tapu ve vergi kayıtları davalılara ait taşınmazın malikini sınır okuyorsa ve ayrıca sınırlardaki dere ve yolun kadim olduğu saptanıyorsa, değişir sınırlı tapu kaydı, sabit sınır haline dönüşür. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1995/12573 K: 1996/2494 T: 4.3.1996

3402 s. Kadastro Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca, taşınmaz üzerinde, malikinden başka kişiye ait muhdesatın kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesi gerekirse de, bu kural ormanlar hakkında uygulanmaz. Orman olan taşınmazların tapu kayıtları üzerinde kısıtlayıcı herhangi bir hüküm, kişi ve kurumlar lehine hiçbir şerh konulamaz. Eğer ki konulursa, beyanlar hanesindeki bu şerhin iptaline karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/1059 K: 1996/1155 T: 5.3.1996

Tapuda kaydı bulunmayan taşınmazın satışı, tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir. Taşınmazın belirli bir payını harici satış senedi ile satın aldığını ileri süren kişi, senedi ibraz etmelidir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1995/7468 K: 1996/1178 T: 6.3.1996

Davacı Hazine dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını ileri sürdüğü takdirde, miras yolu ile gelen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı mülk edinme koşulunun gerçekleştiği yönündeki savunmasını kanıtlama yükümlülüğü davalıya düşmekte, bunun sonucu olarak da tanık, bilirkişi ve keşif vasıtasıyla gerekli tüm deliller beraber değerlendirilerek hüküm verilmesi gerekmektedir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/1152 K: 1996/1261 T: 14.3.1996

Tapu kayıt sahibinin ölüm tarihi ile tespit tarihi arasında 20 yıl süre geçmiş, taşınmaz üzerinde zilyetlik çekişmesiz ve aralıksız ve malik sıfatıyla sürmüş, tapu kaydı malikin ölümünden sonra tedavül görmemiş ve bu sebeple hukuki geçerliliğini yitirmiş ise zilyetlikle iktisap şartlarının oluştuğu kabul edilmelidir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1996/358 K: 1996/3155 T: 28.3.1996

Kadastro tespitlerine karşı itiraz hakkı illerde defterdarlığın, ilçelerde ise mal müdürünün görev ve yetkisinde olmasına rağmen, kadastro müdürlüğüne, kaymakam tarafından yapılan itiraz, tutanakların kesinleşmesini önlemez. Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin yasal… Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1996/1813 K: 1996/3213 T: 1.4.1996

Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup, buralardan yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyı kapsamında kalan taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamazlar. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/1648 K: 1996/1806 T: 3.4.1996

Kadastro tespitinin yapıldığı tarihte, taşınmazla ilgili asliye hukuk mahkemesinde görülmekte olan dava derdest bulunduğu takdirde, malik hanesinin doldurulmuş olması hukuken değer taşımaz. Tutanağın kadastro müdürlüğüne gönderilmesi yolunda verilen ara kararı tutanağın malik hanesinin doldurulduğu anlamına gelmez. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 1996/3309 K: 1996/4038 T: 4.4.1996

Aynı kök tapudan ayrılmış (ifraz) tapu kayıtlarının uygulanmasında, öncelikle temel tapunun yöntemine uygun biçimde kapsamı belirlenmeli, daha sonra da saptanan bu kapsam içerisinde ayrılan (ifraz edilen) tapuların kapsamları belirlenmelidir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1995/8897 K: 1996/3655 T: 9.4.1996

Orman tahdit sınırları içindeyken, orman niteliğini yitirmesi sonucu, orman sınırları dışına çıkarılan taşınmaz, orman tahdidi içinde bulunduğu evrede zilyetlik ile kazanılamaz. Taşınmaz makilik olarak belirlenip, Hazine adına tapuya kaydedilmemiş ise ve Kadastro Kanunu'nun 14. maddesindeki koşullar da somut olayda gerçekleşmişse, taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılabilir. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1996/9646 K: 1996/4042 T: 18.4.1996

Taşlık ve çalılık olarak kadastro tespit harici bırakılan taşınmaz, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden sayıldığından, bu alanda bulunan taşınmaz, imar-ihya edilmedikçe, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamaz. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/1870 K: 1996/1858 T: 18.4.1996

Değişebilir nitelikli sınır kayıtlarının kapsamının, miktarına değer verilerek belirlenmesi gerekir. Vergi kaydının ihdas tarihinden tespit tarihine kadar 20 yıl süre geçmedikçe, vergi kayıt miktarı fazlası zilyetlikle kazanılamaz. Devamını Oku

3 Haz, 2023

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/2491 K: 1996/2460T: 23.5.1996

Kesinleşen kadastro tutanaklarına karşı açılan davalara bakma görevi genel mahkemelere aittir. Devamını Oku

2 Haz, 2023

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 1996/7048 K: 1996/6932 T: 4.6.1996

Tapu kayıtları taşınmazı "metruke" olarak gösterdiği takdirde, taşınmazın öncesinin de metruke olduğu kabul edilmelidir. Kanunlar gereğince Devlete geçen metruke niteliğindeki taşınmazlar, süresi neye ulaşırsa ulaşsın, zilyetlikle kazanılamaz. Devamını Oku

2 Haz, 2023

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1996/4517 K: 1996/7513 T: 23.9.1996

Rehin sözleşmesinde öngörülen sürenin bitmesinden sonra taşınmazları, rehneden murisin geri almamış olması, rehnin satışa dönüştüğü anlamına gelmez. Tapusuz taşınmazda, rehin sözleşmesinden sonra satış yapılması rehin sözleşmesi içeriği gereğidir. Rehin sözleşmesi resmi şekilde yapıldığından, satış da aynı kuvvette bir delille ispatlanmalıdır. Devamını Oku

2 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/3896 K: 1996/4122 T: 23.9.1996

Zilyetlik; tespit tarihine kadar çekişmesiz, aralıksız ve malik sıfatıyla 20 yılı aşan bir süre devam ettiyse, bu durumu ispat eden zilyet, tarım arazisi içindeki taşınmazı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak iktisap edebilir. Devamını Oku

2 Haz, 2023

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/3606 K: 1996/4123 T: 23.9.1996

Kadastro mahkemesi, kadastro ile ilgili verasete ait uyuşmazlıkları da çözeceğinden, miras bırakanın nüfus aile kayıt tablosu getirtilip, mirasçıları saptandıktan sonra, miras payları hesaplanarak, adlarına tesciline karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

2 Haz, 2023

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1996/4592 K: 1996/8761 T: 31.10.1996

Kadastro mahkemesince, kadastro tespit günündeki hukuksal durum esas alınarak uyuşmazlık çözümlenmelidir. Devamını Oku

2 Haz, 2023

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1996/6780 K: 1996/9067  T: 11.11.1996

Her ne kadar, tarafların dayanaklarını oluşturan tapu kayıtlarının çatışmasından doğan kadastro tespiti uyuşmazlıklarında, kural olarak, önceki tarihli ve doğru temele dayalı tapu kaydına dayanılarak uyuşmazlığın çözülmesi gerekse de, sonraki tarihli tapunun Hazine'nin iskanen temliki sonucu oluştuğu ve halen geçerliliğini koruduğu delillerden açıkça belirleniyorsa, sonraki tarihli tapu kaydına değer verilerek hüküm tesis edilmesi isabetlidir. Devamını Oku

Listelenecek herhangi bir yazı bulunamadı.
Listelenecek herhangi bir yorum bulunamadı.